2020-2021 Eğitim Öğretim Yılı Sonunda Eğitimin Durumu
17.06.2021 Perşembe2020-2021 Eğitim Öğretim Yılı Sonunda Eğitimin Durumu
Covid-19 pandemisinin gölgesinde başlayan 2020-2021 eğitim öğretim yılı, 18 Haziran Cuma günü karnelerin dağıtılmasıyla sona erecektir. Covid-19’un pandemi olarak ilan edildiği Mart 2020’den bu yana, dünyanın pek çok ülkesinde sağlık ile birlikte eğitim sorunları öncelikli olarak ele alınmış ve öğrencilerin pandemi sürecinden en az etkilenmesi için tedbir arayışına girilmiştir.
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü UNESCO verilerine göre, 31 Mayıs 2021 itibarıyla 210 ülkenin 116’sında okullar tamamen açık, 58’inde kısmen açık, 13’ünde ara tatil, 23’ünde ise kapalıdır. Başka bir ifade ile 210 ülkenin %55’inde okullar tamamen açık, %28’inde kısmen açık, %6’sında ara tatil, %11’inde ise kapalıdır.
UNESCO’nun verilerine göre, Covid-19 pandemisi dünyada 1,6 milyardan fazla çocuğun eğitimini etkilemiştir. Bu sayı dünya üzerindeki çocukların yüzde 90’ını ifade etmektedir. Salgından dolayı 10 milyona yakın çocuğun okulu bırakma riski ortaya çıkmıştır. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ve UNICEF’e göre, Covid-19 salgını sonucunda milyonlarca çocuğun çocuk işçiliğine itilmesi riski artmıştır.
Türkiye’de bir tarafta hem tablete, hem bilgisayara hem de akıllı telefona erişen öğrenciler, diğer tarafta herhangi bir cihaza sahip olmadığı için akşam babasının ya da annesinin eve gelmesini bekleyen ve onun cep telefonundan internete girmeye çalışan hatta evinde televizyonu olmayan, olsa dahi kalabalık hanede yaşadığı için televizyon önceliği olmayan öğrenciler bulunmaktadır.
Türkiye 2020-2021 eğitim öğretim yılında iş günü itibarıyla okulları en uzun süre kapatan ülkeler arasındadır. Kovid-19 salgını tedbirleri kapsamında, TRT EBA, EBA ve canlı dersler kullanılarak uzaktan eğitim yoluyla başlayan 2020-2021 eğitim öğretim döneminde, 15 Şubat’tan itibaren kademeli yüz yüze eğitime geçiş yapılmıştır. 1 Mart’tan itibaren kimi yerde yüz yüze ve kimi yerde uzaktan eğitim şeklinde faaliyetlere devam edilmiş, alınan tam kapanma tedbirleri kapsamında ise 29 Nisan-17 Mayıs arasında uzaktan eğitim uygulanmıştır.
Okul öncesi, özel eğitim merkezleri ile 8 ve 12. sınıfların destekleme ve yetiştirme kurslarında, 17 Mayıs’tan itibaren yüz yüze eğitime geçilmiş, diğer kademelerde ise 1 Haziran Salı gününe kadar uzaktan eğitime devam edilmiştir. Tüm ilkokullarda ve okul bünyesindeki ana sınıflarında, haftada 2 gün, köy ve seyrek nüfuslu yerleşim yerlerindeki okullarda ise haftanın 5 günü tam zamanlı yüz yüze eğitim ise 1 Haziran itibarıyla başlatılmıştır. Covid-19 ile mücadele sürecinde hazirana ilişkin kademeli normalleşme kapsamında, Türkiye genelinde ortaokul ve liselerde 8 Haziran’da yüz yüze eğitime geçilmiştir.
MEB, pandemi nedeniyle okulların kapatıldığı dönem için, yaz döneminde belirli bir süre telafi eğitimi yapılacağını, öğrencilere uzaktan eğitim sürecinde kapsanan konulardan not verilmeyeceğini açıklamıştır. Telafi eğitimi için, öğretmenlerin yaz döneminde çalışmalarına hukuki zemin oluşturmak için 15.04.2020 tarih 7243 sayılı Kanunun 24. maddesi ile “İlçe, il veya ülke genelinde genel hayatı etkileyen salgın hastalık, doğal afet, elverişsiz hava koşulları gibi nedenlerle eğitim ve öğretim faaliyetinin iki haftadan fazla süreyle yapılamaması halinde uygulanacak telafi programlarının ders yılı içerisinde tamamlanamadığı durumlarda yaz tatilinde yapılacak eğitim ve öğretim faaliyetleri nedeniyle Milli Eğitim Bakanlığınca öğretmenlerin izinleri kısaltılabilir. Bu durumda öğretmenlerin izinleri bir aydan az olamaz.” hükmü getirilmiştir.
Örgün eğitimin bütün kademelerinde yer alan öğrencilerimiz 16 ay boyunca akademik, sosyal, psikolojik, fiziksel kayıplar yaşamanın yanı sıra ciddi düzeyde öğrenme ve beceri kayıpları yaşamıştır. MEB’in öğrencilerimizin yaşadığı kayıpları “Telafide ben de varım” sloganı ile telafi etmesi mümkün görünmemektedir.
2020-2021 Eğitim Öğretim Yılı Sonunda Eğitimin Durumu raporunu görmek için tıklayınız.