OKULLAR GERÇEKTEN EĞİTİM ÖĞRETİME HAZIR MI?

OKULLAR GERÇEKTEN EĞİTİM ÖĞRETİME HAZIR MI?
OKULLAR GERÇEKTEN EĞİTİM ÖĞRETİME HAZIR MI?
Mart 2020’den bugüne, dünyanın pek çok ülkesinde sağlık ile birlikte eğitim sorunları öncelikli olarak değerlendirilip öğrencilerin salgın sürecinden en az etkilenmesi için gerekli tedbirler alınmıştır. Çok sayıda ülke, okulları açık tutabilmek için büyük çaba sarf etmiştir. Türkiye ise iş günü itibariyle bakıldığında salgın süresince okullarını en uzun süre kapatan ülkeler arasında yer almıştır.
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer ‘Okullarda gerekli önlemleri aldık.’ açıklamasını yapsa da Türkiye çapında okulların önemli bir bölümünün salgın koşullarına uygun hale getirilmediği, gerekli altyapı hazırlıklarının yapılmadığı bilinmektedir.
6 Eylül itibari ile açılan okullara yönelik Eğitim Sen Bursa Şubesi olarak yaptığımız araştırmalarda;
38 okulun güçlendirme çalışması nedeniyle ve yıkılıp yeniden inşa edilmek amacıyla farklı okullara taşındığı ve bu binalarda iki okulun hatta bazı binalarda üç okulun eğitim öğretime devam ettiği bilgisine ulaştık. Bu durum okullarda, giriş çıkış saatlerinde tam bir karmaşaya dönüşmüş, özellikle ilkokullarda velilerin de eklenmesiyle yoğun bir kalabalık oluştuğu gözlemlenmiştir.
Okullarda yardımcı personelin yetersiz olduğu, özellikle tek binada iki okulun eğitim öğretime devam etmesi bu ihtiyacı daha da belirgin hale getirmiş olup temizlik ve hijyenin yetersiz olduğu gerçeğini göz önüne sermiştir.
Bakanın ifade ettiği gibi gerekli önlemlerin alınmadığı apaçık şekilde ortadadır. Şöyle ki ;
Okulların çoğunluğunda güvenlik görevlisi yok.
Covid taramasına ( hes kodu sorgulama vb.) dönük bir önlem yok.
Sınıfların 20 şer kişilik olacağının ifade edilmesine rağmen sınıf mevcutlarının en az 30, hatta liselerde (İmam Hatip Liseleri hariç) bu sayının 40 ın üzerine çıktığı gözlemlenmiştir.
Sınıf mevcutlarının bu kadar kalabalık olmasına rağmen, okul içlerinde ve sınıflarda kapı, pencere harici bir havalandırma sistemi bulunmadığı gelen bilgiler arasındadır. Havaların sıcak olması nedeniyle kapı, pencerenin açılması sorunu bir nebze çözse de havaların soğuması ile havalandırmanın nasıl yapılacağına ilişkin bir bilgi olmayıp, bilimsel havalandırma yöntemlerine dair bir çalışma görülmemektedir.
Yukarıda ifade ettiğimiz gibi okulları en uzun süre ile kapatan ülkeler arasında olmamıza rağmen bu dönemde eksikleri gidermeye yönelik irade gösterilmemiştir. Geçen hafta MEB in yayınladığı raporda son 6 ayda özel okullara ayrılan bütçenin 500 milyona yakın olduğu ifade edilmektedir. Bu bütçe neden devlet okullarına ayrılmamıştır?
Okullara gerekli ödeneğin gönderilmemesi nedeniyle eğitimin bütün yükü öğrenci velilerinin üzerine yıkılmaya çalışılmış, kayıt parası başta olmak üzere velilerden sıvı sabundan, deterjana kadar çeşitli adlar altında para toplanmaya başlanmıştır.
ACİLEN YAPILMASI GEREKENLER
Eğitim Sen olarak okulların yüz yüze eğitime hazır hale getirilmesi için atılması gereken somut adımları her fırsatta MEB ve kamuoyu ile paylaşmayı sürdürüyoruz.
Eğitim öğretime gerekli ek bütçe ayrılması,
Bütün okullarda tekli eğitime geçilmesi,
Derslik sayılarının arttırılması,
Kadrolu yardımcı personel alımının gerçekleşmesi,
Okullarda ve sınıflarda havalandırma sisteminin yapılması,
Sınıfların 20 öğrenci ile sınırlandırılması, ders sürelerinin 30 dk ve teneffüsler en az 15 dk şeklinde ayarlanması,
Yeteri kadar (120.000) kadrolu öğretmen atamasının derhal yapılması gerekmektedir.
En azından bunlar olmadan kimse okullar eğitime hazırdır diyemez.
Salgın sürecinden ders çıkarılarak iş yeri hekimliği uygulamasına gidilmesi, bu sağlanana kadar bölge bölge oluşturulacak gezici sağlık ekipleriyle testlerin iş yerlerimizde yapılması taleplerimiz arasındadır.
Yüksel BAYRAKTAR
Eğitim Sen Bursa Şubesi Başkanı

Benzer İçerikler

Bizi Takip Edin

En Üste Çık